İstanbul Ticaret Odası (İTO) Kuyumculuk Komitesi Başkanı Ercan Özboyacı, İTO Meclis Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, kuyumculuk sektörü için büyük önem taşıyan MASAK Bilgilendirme Toplantısı’na ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yaklaşık 600 kişinin rekor katılım gösterdiğini ve sektör temsilcilerinin karşılaştıkları sorunları en yetkili isimlere doğrudan aktarma fırsatı bulduğunu söyledi.

İstanbul Ticaret Odası’nda düzenlenen ve 600’ün üzerinde sektör mensubunun katılımı ile gerçekleşen “KUYUMCULAR ÖZELİNDE MASAK BİLGİLENDİRME PANELİ” ne MASAK Başkan Yardımcısı Fuat ŞİMŞEK, Yükümlülükler Daire Başkanı Hasan AVCI, Hazine ve Maliye Uzmanı Aysel BOZAVCI, İTO Başkan Yardımcısı Mehmet DEVELİOĞLU, İTO Genel Sekreteri Prof. Dr. Nihat ALAYOĞLU, İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Mustafa ATAYIK, Mücevher İhracatçıları Birliği Başkan Vekili Ayhan GÜNER, İSO Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı Fatih KEMAHLI vesektörel kurumların yönetim kurulları katıldı. MASAK’ın kuyumculuk sektörüyle ilgili denetim ve düzenleme süreçlerinde daha adil, uygulanabilir ve sektörün doğasına uygun bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini vurgulayan Özboyacı, sektör temsilcilerinin bu toplantıya büyük ilgi göstermesinin bilgilendirme ve eğitim ihtiyacını ortaya koyduğunu ifade etti.

“Sektör, MASAK ile iş birliğine hazır”
Özboyacı, kuyumculuk sektörünün geçtiğimiz yıl Türkiye’nin gri listeden çıkmasında önemli katkılar sağladığını belirterek, sektörün uyumluluk süreçlerine azami ölçüde riayet ettiğini söyledi. MASAK yükümlülüklerini yerine getirmek için büyük çaba sarf ettiklerini ancak denetimlerde iyi niyetli firmalar ile kötü niyetli girişimcilerin ayrımının yapılması gerektiğini vurguladı.

“Bu toprakların en kadim mesleklerinden biri olan kuyumculuk, güvene dayalı bir sektördür. Kuyumcular yıllardır ülke ekonomisine katkı sunan, istihdam sağlayan, üretim yapan işletmelerdir. Bu mesleğe gerçekten gönül vermiş kişiler ile kötü niyetli, fırsatçılık peşinde koşan kişiler birbirinden ayrılmalıdır. MASAK denetimlerinde iyi niyetin esas alınmasını talep ediyoruz.”

Özboyacı, geçtiğimiz süreçte birçok firmanın MASAK denetimlerine tabi tutulduğunu ve bazılarının cezalarla karşılaştığını belirterek, MASAK yetkilileriyle iletişimi sürekli sürdürdüklerini ve denetimlerde yaşanan uyumsuzlukların sahadaki gerçeklerle örtüşmesi için çaba sarf ettiklerini dile getirdi.

‘’Altın Esaslı Muhasebe Sistemi’ne geçilirse 3 kat fazla vergi ödenir’’
Sektörün en büyük beklentilerinden birinin altın esaslı muhasebe sistemine geçiş olduğunu belirten Özboyacı, mevcut muhasebe düzeninin kuyumculuk sektörü açısından büyük zorluklar barındırdığını söyledi.

“2003 yılında kabul edilip 2004 yılında kaldırılan altın esaslı muhasebe sistemine geri dönmeden, bizden beklenen uyumluluk yükümlülüklerinin tamamıyla yerine getirilmesi neredeyse imkânsızdır. Altın esaslı muhasebe sistemine geçildiği takdirde, sektör olarak şu an toplanan verginin en az üç katını ödemeye hazırız.”

‘’Kimlik ibraz limiti işletmeleri zorluyor’’
MASAK’ın mevcut düzenlemeleri kapsamında 185.000 TL ve üzerindeki işlemlerde müşteriden kimlik ibrazı talep edilmesi, kuyumculuk sektöründe büyük sıkıntılara yol açıyor. Özboyacı, bu limitin en az 500.000 TL’ye çıkarılması gerektiğini belirterek şöyle konuştu:

“185.000 TL sınırı toplantıyı yaptığımız gün 60 gram altına denk geliyordu, bugün ise 54 gram. Üstelik biz zaten 30.000 TL üzerindeki alışverişleri banka kanalıyla yapıyoruz, para resmi olarak hesaplarımıza geçiyor, faturalarımızda müşterinin T.C. kimlik numarası yazıyor. Buna rağmen müşteriden ek olarak kimlik fotokopisi talep etmek, ticaretimize ciddi engeller koyuyor.”

Kimlik ibrazının eksik veya hatalı olması durumunda her işlem için 261.000 TL gibi yüksek bir ceza kesildiğini belirten Özboyacı, bu tür teknik ihmallerin sektör için büyük maliyet oluşturduğunu ve firmaların mağdur edildiğini söyledi.

‘’İhracatçı firmalara evrak kolaylığı getirilmeli’’
Özellikle ihracat yapan firmaların MASAK denetimlerinde evrak onay süreçlerinde büyük zorluklarla karşılaştığını dile getiren Özboyacı, konuyla ilgili şu detayları paylaştı:

“MASAK, yurt dışı müşterilerimizin ticari evraklarının bulundukları ülkelerdeki Türk konsolosluklarından teyit edilmesini istiyordu. Ancak birçok ülkede konsolosluklar her şehirde bulunmuyor ve konsolosluk yetkilileri de bu tür konulara hâkim değiller. Bu, sektörümüzü ihracatta büyük bir çıkmaza sürüklüyordu. Neyse ki bu sıkıntıyı anlatarak evrakların Apostil yapılması şartıyla kabul edilmesini sağladık. Ancak ilk MASAK denetimlerinde bu yüzden birçok firmamız gereksiz yere cezalandırıldı. Son iki yıldır altın kotası yüzünden rekor pazar kaybımız ve dibe vuran ihracatımızın önünde bu tarz ticareti zorlaştıran engellerin olmasını istemiyoruz.’’

‘’Kurallar uygulanabilir olmalı’’
Sektör olarak taleplerinin, uygulanabilir kurallar ve gerçekçi düzenlemeler olduğunu belirten Özboyacı, cezai işlemler uygulanmadan önce iyi niyetin ölçülmesi gerektiğini vurguladı.

“MASAK yetkililerimiz, toplantımızda taleplerimizi dinledi ve olumlu yaklaştılar. Bu noktada yapılan bilgilendirme toplantılarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördük. İletişim kanallarımızın açık kalması ve sektörümüzün karşılaştığı sorunları en yetkili mercilere aktarmaya devam etmemiz gerekiyor.”

Bu toplantının gerçekleşmesine destek veren İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Develioğlu ve İTO Genel Sekreteri Prof. Dr. Nihat Alayoğlu’na teşekkür eden Özboyacı, kuyumculuk sektörünün geleceği için daha fazla bilgilendirme ve iş birliği toplantısının düzenlenmesi gerektiğini söyledi.

“Bizler İTO olarak sektörümüzü en yetkili kişilerle bir araya getiriyor ve sorunları çözmek için elimizden geleni yapıyoruz. Bu kurumu temsil etmekten gurur duyuyoruz.” diyerek konuşmasını tamamladı.

“2003 yılında kabul edilen ve 2004 yılında enflasyon muhasebesine geçilmesi ile iptal edilen Altın Esaslı Muhasebe Sistemi’ne tekrar dönmeden sektörden talep edilen beklentilerin tamamı ile uygulanması neredeyse imkansızdır.  Şunu çok açıklıkla ifade etmek isterim ki Altın Esaslı Muhasebe Sistemi’ne geçilmesiyle sektör bugün toplanan verginin en az üç katını taahhüt etmektedir.”