Banner-Sterilisa
iko-store
İTO Kuyumculuk Komitesi'nde Ercan Özboyacı dönemi başladı

İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı ve İTO Meclis Başkanlık Divanı Üyesi Ercan ÖzboyacıIstanbulJewelry Show öncesinde değerlendirmelerde bulundu. Yaşanan deprem felaketi sebebiyle bütün sektörün  derin üzüntü duyduğununaltını çizen Özboyacı, deprem bölgesine yapılan yardım çalışmaları ve İTO Kuyumculuk Komitesi’nin gündemindeki konularla ilgili açıklamalarda bulundu.   Geçtiğimiz dönemde sektörün önemli gündem maddelerinden biri İstanbul Ticaret Odası seçimleriydi. Hemen hemen sektörün bütün kurumlarının desteğini alan Ercan Özboyacı kullanılan oyların çok büyük bir çoğunluğunu alarak İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Komitesi Başkanı seçildi. Sektörün bütün kurumlarının Ercan Özboyacı’ya destek vermelerinin altında yatan temel amaç, kuyumculuk komitesi seçimlerinin de ötesinde sektörümüzün İstanbul Ticaret Odası yönetiminde de temsil edilmesiydi. Seçimlerde sektörümüzden rekor katılım gözlendi, beklenen gerçekleşti ve Ercan Özboyacı aynı zamanda İstanbul Ticaret Odası Meclisi Başkanlık Divanı Üyesi olarak da görev yapmaya başladı. Sektörümüzün en önemli kurumlarından biri olan İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı olan ve aynı zamanda iş dünyasının en önemli kurumlarından biri olan İTO Meclis Yönetimi’nde de görev alan Ercan Özboyacı gündeme ilişkin sorularımızı yanıtladı.  

  • Gerçekleştirilen seçimde kullanılan oyların çok büyük bir bölümünü alarak İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Komitesi Başkanı seçildiniz. Ayrıca İTO Meclis Başkanlık Divanı Üyesi olarak da sektörümüzü İTO Yönetimi’nde temsil ediyorsunuz. Seçim süreciyle ilgili neler söylemek istersiniz?

  Öncelikle sektörün bütün kurumlarının desteğini alarak seçilmiş olmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu sektörel kurumlar arasındaki işbirliğinin önemli bir göstergesi. Bu yola çıkmadan önce, istişare sürecinde de kampanya sürecinde de sektörel kurumlarımızın başkanları ve yönetimleriyle beraberdik. Kuyumculuk sektörü olarak bu süreçte en önemli hedefimiz, sektörümüzün İTO Yönetimi’nde de temsil edilmesiydi. Sektörümüzün vermiş olduğu güçlü destek sayesinde İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı olarak görev aldık, ancak daha da önemlisi artık sektörümüzü İTO Meclis Başkanlık Divanı üyesi sıfatı ile de temsil ediyorum.   Bildiğiniz gibi İTO yalnızca İstanbul’un değil Türkiye iş dünyasının en önemli kurumlarından biri niteliğinde, geçmişi uzun yıllara dayanan köklü bir yapı. Dolayısıyla bu yapı içinde hem sektörümüze hem de bütün üyelerimize önemli hizmetler yapabilme imkanına sahibiz. Bunların bir örneğini yaşadığımız deprem felaketinde de gördük.  

  • Deprem felaketinde yaralarımızın sarılması adına İTO tarafında ne gibi çalışmalara imza atıldı?

  Çok büyük bir felaketle karşı karşıyayız. Öncelikle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, milletimize de başsağlığı diliyorum. Tarif edilemez bir acı yaşıyoruz. Binlerce vatandaşımız hayatını kaybetti, bölgede yaşayan vatandaşlarımız da çok büyük sıkıntılar yaşıyor. Bu yaraların sarılması için elimizden geleni yapmalıyız. Felaketin hemen ardından İTO Meclisi toplandı. İlk etapta 200 milyon TL’lik bir bütçeyi deprem bölgesindeki yaraların sarılması için tahsis ettik. 30.000 m2 büyüklüğünde bir alanı İstanbul Atatürk Havalimanı THY Kargo Binası’nda bu yardımlar için koordinasyon merkezi olarak kurguladık. Yardımlarımızı 104 tır ve 8 uçakla deprem felaketi yaşayan bölgelerimize ulaştırdık, ulaştırmaya devam ediyoruz.  

  • Sektörün de bir araya gelmesiyle büyük bir yardım kampanyası başladı. Sizin de önemli desteklerinizin olduğu bu kampanya ile ilgili neler söyleyeceksiniz?

  Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın’ın ilk adımını attığı bu organizasyon çığ gibi büyüdü. Kendisini bu önemli çalışmadan dolayı tebrik ediyorum. Sektörümüzün desteğiyle çok önemli miktarlarda bağış toplandı. Şu anda deprem bölgesinde kurulan 8 aşevinde her gün 10.000’den fazla vatandaşımıza yemek veriliyor. Tabi yardımlar yalnızca aşevleriyle sınırlı kalmadı. Biz de İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Komitesi olarak konteyner, yakacak, giyecek, gıda ve diğer ihtiyaçların karşılanması için önemli çalışmalar yaptık, yapmaya da devam ediyoruz.  

  • Tabi İTO Kuyumculuk Komitesi, sektörümüzün sorunlarıyla ilgili de çalışmalar ortaya koymaya başladı. Komite hangi konular üzerinde yoğunlaşıyor, nasıl bir çalışma planı uyguluyorsunuz?

  Sektörümüzün önünde çözüm bekleyen önemli sorunlar var. Yeni dönemde yeni biz vizyonla ve farklı bir bakış açısıyla, bütün sektörel kurumlarla işbirliği içinde hareket ederek bu sorunların çözümüne odaklanıyor, İTO Meclis Başkanlık Divanı’ında olmanın da avantajını kullanıyoruz.   Geçtiğimiz günlerde İTO Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Müdürlüğü’nde Kuyumculuk Sektörü İstişare Toplantısı organize ettik. Bu toplantıda özellikle sektörümüzün mali yönüyle ilgili konuları, konusunda uzman mali müşavirlerin ve gümrük müşavirlerinin de katılımıyla gerçekleştirdik.  

  • Bu istişare toplantısında öne çıkan sektörel problemler nelerdi, hangi konular gündeme geldi?

  Altın esaslı muhasebeönemli sorunlarımızdan biri.Bu sorun çözülmediği için sektörümüz sermayesinden vergilendirilmek gibi anlamsız bir durumla karşı karşıya kalıyor. Sektörümüzün kurumsallaşabilmesi, finansman imanlarına rahatlıkla ulaşabilmesi ve büyüyebilmesi için bu sorunun çözülmesi acilen gerekiyor. Gelir idaresinin alacağı kararlarda mutlaka kuyumculuk sektöründen görüş alınmasının son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Altın esaslı muhasebe sisteminin arzu edilen şekilde hayata geçmesi için sektörümüzün bütün kurumlarıyla işbirliği içinde çalışmaya devam ediyoruz.   İhracat yapan firmalarımızın Eximbank’tan dolar cinsinden kullandığı kredilere alternatif olarak altın cinsinden de kredi kullandırabilmesi, üretimde ihtiyaç duyulan hammadde ihtiyacının karşılanması açısından son derece önemli.   Kuyumculuk sektörü yalnızca tarihi yarımadada faaliyet göstermiyor. Binlerce firmamız Yenibosna’daKuyumcukent ve çevresinde çalışıyor. Bu firmalarımızın İTO’nun hizmetlerinden daha hızlı ve sağlıklı bir şekilde yararlanabilmesi için Dünya Ticaret Merkezi’nde ticaret sicil memuru görevlendirilmesi gerekiyor.   Sektörün ilgili kurumlarının bir araya gelerek altında ayar işçiliğinde tavan ve taban fiyat belirlemesine gitmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Keza faturalarda işlenen maliyetler sektörün büyüme rakamları üzerinde olumsuz etki yaratmaktadır.   Enflasyona ve altın fiyatlarındaki artışa bağlı olarak fiş ve fatura kesme noktasında nakit alışveriş limitlerinin yükseltilmesi faydalı olacaktır. Meslektaşlarımıza alışverişe gelen bir müşterinin elinde hazır nakit parası olduğu halde ödeme yapamaması önemli bir sorundur.   Kuyumcukent’te 6000’den fazla kuyumcu firmamız yer alıyor. Ancak burada noter olmadığı gibi kamu bankaları da faaliyet göstermiyor. Bu konularda meslektaşlarımızdan talepler olduğunu gözlemliyoruz.Ayrıca Kuyumcukent’te İTO temsilciliğinin de yer alması için çalışmalar yapmayı planlıyoruz.   Firmalarımızı etkileyen önemli problemlerden biri de devletin altın ithalatını kısıtlama noktasında attığı önlemler. Bu sebeple özellikle ihracatçı firmalarımız hammaddeye ulaşma noktasında sıkıntı yaşamakta, global pazarlarda rekabet konusunda dezavantajlı duruma düşmektedirler.   Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü tarafından sarrafiye basımında uygulanan işçiliklerin mutlaka gözden geçirilmesi gerekiyor. Sarrafiye irili ufaklı sektör firmalarımızın en önemli gelir kalemlerinden biri. Ancak yüksek işçilik fiyatları sebebiyle kar edilemez duruma geliniyor. Bu konuda görüşmek üzere geçtiğimiz günlerde Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürü Abdullah Yasir Şahin ile de bir araya geldik. Bu hususların iyileştirilmesi noktasında sözler aldık.   Tabi bunlar mali anlamda sektörümüzün önünde yatan sorunlardan sadece bir kaçı. Sorunları tespiti açısından önemli bir toplantı olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki dönemde İTO Kuyumculuk Komitesi’nin gündeminde bu konular da olacak. Aynı zamanda bunları İTO Meclis Başkanlık Divanı’nda olmanın verdiği avantajları da kullanarak çok daha etkin bir şekilde ilgili mercilere ulaştıracağız. Yakın zamanda İTO çatısı altında önemli bir kuyumculuk çalıştayının yapılması için hazırlıklara başladık.  

  • Tabi önümüzde IstanbulJewellery Show var. Sektörümüzün en önemli fuarı ile ilgili neler söylemek istersiniz?

  IstanbulJewelry Show da sektörümüzle birlikte büyüdü. Artık fuarımız uluslararası fuar takviminin en önemli organizasyonlarından biri haline geldi. Mart ayında gerçekleştirilen fuar ciddi anlamda öne çıkarken artık Ekim fuarımız da son derece büyüdü ve verimli hale geldi. Tabi aynı zamanda Mücevher İhracatçıları Birliği tarafından organize edilen Jewellery Antalya etkinliği de rüştünü ispat etti ve önemli organizasyonlardan biri konumuna yükseldi.   Fuar alanının İTO yönetimine geçmesi sonrasında yapılan iyileştirmelerden dolayı son derece memnunuz. İTO yönetimi olarak da bu fuar alanının önümüzdeki yıllarda 500.000 metrekareye çıkartılmasıyla dünya çapında bir fuar merkezi olacağından eminiz. Bu gelişme muhahakkak sektörümüzün fuarlarına da son derece olumu bir şekilde yansıyacaktır.   Tabi fuar yalnızca fuara katılan firmalarımız açısından değil, tüm sektörümüz açısından önemli. Fuarda alınan siparişler fuara katılmamış olsalar dahi cilacısından dökümcüsüne, dövizcisinden ayarevine, mıhlamacısındansadekarına kadar pek çok küçük ve orta ölçekli işletmeyi de olumlu etkiliyor. Bu yüzden fuarlar bizim için son derece önemli. Bütün sektörümüze verimli bir fuar dönemi geçirmelerini dilerim.   Deprem bölgesinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, milletimize de başsağlığı diliyorum. Umarım ki bu ülkemizin yaşadığı son felaket olur.